Kişisel Gelişim Üzerine Eleştirel Bakış

çok önem verdiğim, hep yazmak istediğim bir konu, direkt dalalım...

öncelikle, herkes kişisel gelişim adına bir şeyler yapıyor, okuyor, araştırıyor, dünya kadar para verip eğitimlere katılıyor. gayet güzel, sanki bazı noktalarda dikkatli olmak lazım geliyor.

1) lafım kaynaklara;

insanlara bir şey yapmalarını söylerken onlara nasıl ifade ettiğinize dikkat edin. insanlara gelişimlerini sağlamak için emir kipiyle yaklaşmayın ve ne söylemek istediğinizi anlatın. tamam açalım biraz. talimat şu-öneri demiyorum emir kipinde olduğundan- dürüst olun! dürüstlük imajınıza imaj katar vsvs.. anlat babam anlat, fayadalarını, neden olması gerektiğini anlat. dürüstlük.. dürüst ne demek? senin kastettiğin şey ile benim dürüstlüğüm ne kadar alakadar? mesela iş hayatı yalansız olmaz? nedir o zaman dürüstlük sınırı? kime, evdekilere mi, ilişkilere mi, kendine mi? efenim faydalıdır da faydalıdır...

kitaplar var bir de. ferrarisini satan bilge var mesela. okumadım, biraz göz gezdirdim, hoşuma gitmedi.. böyle sıkıştırılmış multivitamin hapları sevmiyorum ben. ama içerikten bağımsız isimsiz bir şey ifade etmek isterim; bu adam ferrarisini neden satıyor? ben diyelim ki bilgelik yoluna baş koymaya karar verdim. diyorum ki para mara yalan, geç bunları, hayatta en önemli şey bilgelik, ben de onun peşinden gideceğim dedim. ne yaparım, arabamı mı satarım? hayır. niye satayım ki? para önemli değil zaten, aklıma onu satmak bile gelmemeli. nerdeyse orada bırakır giderim..

bir de secret var, meşhur.. bunu komple çöpe atmak istiyorum -okudum-. merak ediyorum, acaba okuyanlar düşündüğü kadar mal mıdır? sanmam.

2) gelişim heveslilerine sözüm,

kesinlikle harikasınız ve sizi içtenlikle takdir ediyorum, ki ben de sizden biriyim.
unutmayınız ki, herhangi bir kişisel gelişim kaynağından alabileceğiniz en fazla %10dur. şahsi kanaatim bu yönde. zaten o kaynaktakinin %100ünü alıp, hepsini uygulayıp mükemmel olmak mümkün mü? peki hayat o kadar toz pembe mi? dış kaynakların/etmenlerin olmadığı bir dünya... hayır. azıcık bundan azıcık ondan alıp harmanlamak mantıklı, amanın ben bunları nasıl yapayım diyip bırakmak olmaz. hevesliyseniz, en azından, böyle bir sebep yüzünden hevesiniz kaçmasın.

3) eğitmenlere sözüm,

insanları bir odaya dolduruyor, sürekli gazlıyorsunuz. tozpembe bir dünya çizmeye çalışıyorsunuz. daha gerçekçi mi olsak? bir de oradaki çizilen rol modelmiş, anlatan her şeyi yapabilen mükemmel bir insanmışsınız gibi davranmayın, zira hem komik hem de itici oluyorsunuz. insanlara mantığını bildiğinizi, en azından birazını uyguladığınızı ifade etmeyi tercih edin. ama özünü hep bildiğinizi, içinize işlediğinizi ifade edin. daha gerçekçi olacaktır. "biz yüce insanlar" tandanslı konuşmaları bırakalım, ha?

her kişisel gelişim seminer/eğitiminde yer alan bir şey varsa, o da şudur: kendinizi tanıyın. insanlara eğer böyle bir şey tavsiye edecekseniz, bunu gerçekten yapın. en azından basit şeyleri kaçırmayın ya da ben kendimi hiç tanımam da demeyin. örnekleyeyim; seneler evveldi. bir kişisel gelişim seminerine gittim. açılış aynı şekilde oldu. kendinizi tanıyın. seminer bitişine yakın, sorular alınıyor, adamın biri sizin mesleğiniz ne dedi. kadın dedi, "ben kütüphaneciyim. ama benim zamanımda kütüphanecilik en değerli meslekti, puanı doktordan da mühendisten de yüksekti." içimden " kimi kandırıyorsun sen, imaj yapmak için uyduruyorsun, belli ki aşağılık kompleksi var ki açıklıyorsun. az önce diyordun, kendini tanı. sen kendini tanımıyorsun, eziklikle insanların gözünde puan kaybediyorsun. bilsen ki bunun sıkıntısını yaşıyorsun, panikleyip kendini bitirmezdin. nasıl ifade edilir bilmiyorum ama nasıl ifade edilmeyeceğini az önce ifade ettin". nasıl, iyi demiş miyim?

4) herkese sözüm,

kişisel gelişim dökümanları/kaynakları/ her şeyi, insanı bir yalnızlığa sürükler. okumayı gerektirir, kendinle konuşmayı, düşünmeyi, eksik yanları geliştirmeyi gerektirir. ayrıca, verilen aşırı motivasyon insanı yalnız bir acımasızlığa sürükler, fazla hırs gözlere perde indirir. o yüzden, kendini geliştirme maddelerinin amaç değil, daha kaliteli yaşam için, güzel bir çok şey için amaç olduğunu unutmayalım. sosyal ol derken birileri, sosyalliğe odaklanıp, araştırıp edip, sosyal olacam diye aşırı hırslanıp, hepten yalnız, asosyal olmak da var.

ayrıca, kişisel gelişimden gelen fazla içe dönüklük insanı muhakkak yalnızlığa sürükleyecektir, bunu da unutmamalı..

eksi yönleri ifade ettiğimin farkındayım. artıları zaten ortada, bir daha insanların gözüne sokmanın manası var mı?

sanırım istediklerimi az çok aktardım. yorum ve soruları değerlendiririz.. :)

editörün notu: bugüne kadar kişisel gelişim hakkında çok okudum, onlarca eğitime katıldım. bahsettiklerim bunlardan çıkardığım tavsiyelerdir. her ne kadar bazı yerlerde üslup gereği emir kipi gibi görünse de, kimseye emir kipinde yazmak haddimiz değil.. sonuçta kişisel gelişim uzmanı değilim (!)..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder