intikam...

gün 5 Kasım'ı henüz devirmiş, saat 1'e yaklaşmakta, televizyonda çakma rihanna -büngü müdür, döngü müdür nedir- var, bense kulağımdan gelen seste zeki müren-mihrabım diyerek.mp3'ü buluyorum. kafamın içinde anlamını pek de bilmediğim bir kelime sürekli dönüyor: intikam.

tdk'ya giriyorum, "intikam" yazıyorum, karşılığında "öç" çıkıyor. çok yardımcı oldun, teşekkür ederim diyip wikiye bakıyorum, başlık açılmamış. hiç hoş değil. ama ne olduğunu bilmediğim bir şeyi alamam ki..

saat 1i biraz geçti, muhtemelen çoktan uyumuş bir arkadaşımdan kısa mesaj bekliyorum. yarın eminönüne gitmeli mi sorusuna şöyle bir takılıyor zihnim. aslında aklımda almam gereken intikamlar var. bugüne kadar birikmiş olanlar, bir çok olaydan bir çok kişiden alınması gereken intikamlar.. intikamda bu kadar tatlı olan şey ne?

düşünüyorum, intikam nedir anlamaya, ifade etmeye çalışıyorum olmuyor.

sosyal paylaşımın bir kötü yanı da bu. giriyorsun, bir çok kişiyi görüyorsun, dahası merak ediyor arada bir bakıyorsun. sonra aklına intikamlar geliyor, hiç alınmamış, bir gün alınacak intikamlar; sıcağını soğuğunu bilmiyorum, böyle şeyleri termometreyle ölçmüyorum. aslında hiç bir şekilde ölçmüyorum, tek bildiğim almam gerekenler.

 saat biraz daha ilerliyor ve ben intikamıma biraz daha yaklaşıyorum. zaman, hem bir şeylerin üzerini bilmem kaç ay,yıl (...) geçti diye etiketlemek, hem de bir şeylere biraz daha yaklaşmaktır; yapacaklarıma her geçen saniye biraz daha yaklaşıyorum.

dışarısı kaç derece hiç bir fikrim yok, köşedeki fırında ekmek kaç kuruşa satılır bilmiyorum, ilkokuldayken sınıfta ercanla harun vardı, ne yaparlar merak edioyorum. ama aklım intikamda...insanlar mıdır intikamı kötü yapan, yoksa intikam mıdır insanı kötü yapan? hiç bir fikrim yok. kötü olmakla ya da kötü olmakla bir derdim de yok, tek derdim intikam..bilmiyorum sadece, nerede, ne zaman, nasıl, hangi yolla..

saat bir buçuğa az kalmış, mouseumun ışığı pilim bitti diyerek kırmızı yanıyor, su buralarda kaç derecede kaynar bilmiyorum, bugun kaç tane ayva-ıhlamur içtim onu da bilmiyorum, insan kendi hakkında bu kadar az şey bilir mi? biraz midem yanıyor ve ne zaman intikam desem karnıma bir ağrı saplanıyor.

az sonra gidip yatacağım ve yarın intikamları da intkam kavramını da unutmuş olarak uyanacağım.

intikam yavşaklığından utanıyorum!

1 yorum:

  1. intikam seni içinde bir kurt gibi yedikçe, kendine dair bir şeyler anımsamasan da, onu unutamayacaksın. unutulacak bir şey olsaydı intikamın sözcük anlamlarından çok, alınıp alınamaması, kime neye dair olduğunu düşünmezdin.

    intikam seni degersiz etmedikçe içinde var olsun daha iyi sanki

    YanıtlaSil